Tekrarlama Zorlaması: Neden Hep Aynı Tip İnsanları Hayatımıza Çekeriz?
BLOG


Tekrarlama Zorlaması: Neden Hep Aynı Tip İnsanları Hayatımıza Çekeriz?
Hayatımıza giren insanların birbirine ne kadar benzediğini hiç fark ettiniz mi?
Farklı yüzler, farklı hikâyeler… ama his hep aynı: yine aynı hayal kırıklığı, yine aynı yalnızlık, yine aynı son.
Bu tesadüf değildir. Psikodinamik kuramda buna “tekrarlama zorlaması” denir.
Zihnimiz, geçmişte çözülmeden kalan duygusal deneyimleri yeniden yaşamak ister.
Ama bu kez farklı biteceğine inanır.
Bir anlamda içimizdeki çocuk, yarım kalan sahneyi yeniden sahneye koyar; umudu, bu sefer sonunda “anlaşılmak” veya “sevilmek” olmasındadır.
Ancak farkında olmadan hep aynı rolü, aynı duygusal dinamiği seçeriz.
Geçmiş Tekrar Edilmek İster
Bir çocuk, duygusal olarak ulaşamadığı ebeveynine hep ulaşmaya çalışır.
Yetişkin olduğunda ise, benzer biçimde “uzak duran”, “meşgul” ya da “soğuk” partnerleri seçebilir.
Bu bir tercih değil; bilinçdışının tamir etme girişimidir.
Ama geçmişin yarası bugünün ilişkisine taşındığında, kişi karşısındakine değil, geçmişte ulaşamadığı kişiye tepki verir.
İşte bu yüzden bazı ilişkiler hep aynı noktada tıkanır — çünkü aslında karşımızda bugünkü insan değil, geçmişin gölgesi vardır.
Tekrarlama Zorlamasının İşaretleri
Farklı ilişkilerde aynı tür çatışmaları yaşıyor olmak.
“Neden hep beni anlamayan insanları seçiyorum?” demek.
Aşina gelen bir huzursuzluğu, “tanıdık” olduğu için güvenli sanmak.
Sürekli kurtarıcı ya da kurban rolünde kalmak.
Bu örüntüler genellikle bilinçdışında işler.
Yani kişi bunu bilerek yapmaz; aksine, genellikle “bu sefer farklı olacak” umuduyla başlar her ilişkiye.
Fakat duygusal senaryo değişmediği sürece, oyuncular değişse de sahne hep aynıdır.
Fark Etmek, Döngüyü Kırmanın İlk Adımıdır
Tekrarlama zorlaması bir hata değil, iyileşme girişimidir — yalnızca yanlış yoldan yapılan bir denemedir.
Kişi, geçmişte alamadığı sevgiyi yeniden kazanmak ister ama aynı dinamik içinde bunu tekrar kaybeder.
Psikodinamik terapi, bu farkındalığı kazandırır:
Kişi, geçmişin ilişkisel izlerini fark eder ve “artık aynı hikâyeyi oynamak zorunda değilim” diyebilir.
Belki sen de hep aynı duygusal hikâyeye dönüyorsun.
Farklı insanlar, aynı hisler, benzer sonlar…
Bu tekrarın ardında bir yanlışlık değil, anlaşılmayı ve görülmeyi bekleyen bir duygusal ihtiyaç olabilir.
Eğer sen de kendi döngülerini fark etmek, ilişkilerinde neden hep aynı yollara saptığını anlamak istiyorsan; profesyonel destek bu farkındalığın en güvenli alanıdır.
Psikolog Zehra Yıldız Taşar | Antalya & Online Danışmanlık
psk.zehrayildiz@gmail.com
Hızlı Bağlantılar


"Her içsel yolculuk, bir adımla başlar. O adım için buradayız."
